Fenerbahçe Opet Kadın Voleybol Takımı’nda smaçör olarak forma giyen Cansu Çetin, FBTV ekranlarında yayınlanan Smaçör adlı programda Berke Gültekin’in konuğu oldu.
Fenerbahçe Opet ile dördüncü sezonuna başlayan Cansu Çetin, takımı için 2023-2024 sezonunun ilk yarısını özetleyerek, taraftarlarca merak edilen birçok soruyu FBTV ekranlarında Berke Gültekin’e yanıtladı.
İlk olarak seni sezon hakkında genel bir değerlendirme almak isteriz senden.
Bu sezon güzel bir başlangıç yapmak için çok hazırlandık. Hazırlık sürecimiz güzel geçmişti. Yeni antrenör, yeni oyuncular ve bizim geçen seneden devam eden eski oyuncu arkadaşlarım… Fakat Süper Kupa ile açamadık maalesef. Geçen sene çok güzel bir başlangıç yapmıştık, devamında lig şampiyonluğuyla kapatmıştık. Ama bu sene öyle olmadı, elimizden uçup gitti maç. Keşke bir kupayla açabilseydik, olmadı. Ama sonrasında güzel bir şekilde devam ediyoruz lige. Çalışmalarımız yine tüm hızıyla sürüyor. Biliyorsunuz, ilk yarıyı bitirdik ve birinci olarak şu an sıralamadayız. Şimdilik güzel gidiyor. Bir sonraki yarıda da inşallah aynı performansı devam ettiririz.
“Bu sene takım olarak iyi bir dinamik yakaladık.”
Şampiyonlar Ligi’nde de dörtte dört ile gidiyoruz. Aslında söylemesi çok kolay ama dört maçta hiç set vermeden kazandığımızın da bilgisini vermek gerekiyor bence. Şampiyonlar Ligi’ni değerlendirmen gerekirse neler söylersin?
Grubumuzda güçlü takımlar vardı. Polonya takımı, Almanya takımı olsun. Bizi zorladılar birçok kez. Ama bu sene takım olarak iyi bir dinamik yakaladık. Özellikle o Süper Kupa’nın mağlubiyetinden sonra çok daha eksiklerimizin üstüne çalıştık, üstüne koyarak gittik. Tabii ki de bazen düşüşler ve yükselişler oluyor ama şimdiye kadar onları çok iyi toparladık. Şampiyonlar Ligi’nde de grupta şu anda lideriz. Onu da o şekilde devam ettirmek istiyoruz. Şimdilik Şampiyonlar Ligi’nde de, dediğim gibi, güçlü rakiplerimiz olsa da iyi bir şekilde mücadele ettik. İyi sonlandırdık.
“Stysiak bizim için veli nimet gibi bir oyuncu.”
Süper Kupa’yı kaybederek başlayan bir Fenerbahçe Opet…Söylediğin gibi kupa kaybederek başlamak aslında moral bozması gereken bir durum ama buradan ligde 13 maçta 12 galibiyet ile iyi kalktık. Keza Şampiyonlar Ligi’nde dörtte dört ile devam ediyoruz. Takım içindeki dinamizmi nasıl buluyorsun? Çünkü aslında her takımın yapabileceği bir şey değil bu.
Bu sene takımımıza Magi geldi. Magi bizim için çok böyle veli nimet gibi bir oyuncu, çünkü enerjisi çok yüksek, çok genç. Aynı zamanda tam bir takım oyuncusu, takıma katkı sağlamak için elinden geleni yapıyor. Hatta sadece saha içerisinde değil saha dışarısında da aynı şekilde. Bir gün mesela maçı kaybediyoruz, hemen evine çağırıyor; “hadi gelin hep beraber oturalım, konuşalım, kafamızı dağıtalım, biraz sohbet edelim, bir çay yapayım, bir şeyler atıştıralım” gibi. Geçen seneye nazaran bu sene Magi’nin bizim takıma kattığı en güzel şey bu oldu. Yani dışarıda da ben takım arkadaşlarımla eskisinden daha fazla görüşmeye başladım onun sayesinde. Onun dışında yeni gelen oyuncularımızdan pasörümüz Bosa tam bir anne. Zaten kendisinin de bir oğlu var. Hepimizi toparlıyor. Ben bu sene iki sene sonra smaçör pozisyonuna geri döndüm, benim için zorlu bir geçiş oldu; çünkü iki senedir libero olarak forma giyiyordum ve o şekilde antrenman yapıyordum. İki senedir de hiç sıçramadığımı varsayarsak çok zorlu bir geçişti benim için ama sağ olsun onun sayesinde çok güzel bir şekilde adaptasyonumu sağlayabiliyorum, en azından şimdiye kadar öyle oldu. Ben sayı alayım diye çok uğraşıyor, oyuna girdiğimde direkt bana pas atmaya çalışıyor, çok tatlı. O yüzden onun o kapsayıcı tavrı takımı çok güzel birleştiriyor bence.
Cansu Çetin’in voleybola başlarken idolü var mıydı acaba?
Benim idolüm olmadı, yani tek bir idolüm yoktu. Bazı oyuncuların spesifik özellikleri vardı. Mesela o sene Gamova Fenerbahçe’de oynuyordu ve ondaki o soğukkanlılık onda ilgimi çeken özelliklerden biriydi; çünkü öbür oyuncular çok daha stresi yönetmede zorluk yaşarken Gamova her zaman soğukkanlı tavrını koruyabiliyordu. Aynı zamanda Nataša Osmokrović vardı. Çok hırslı, çok azimli, istediğini elde edene kadar çok çalışan bir izlenim veriyordu sahada. Ondan öyle bir şey katmıştım, hepsi karakteristik özellikler bu arada. Bunun yanı sıra teknik özelliklerde de birçok oyuncudan örnek almışlığım vardır, açıp açıp çok kez videolarını izlemişliğim, maçlarını takip etmişliğim. Ama hepsini böyle sayarsam buradan stadın en sonuna kadar liste olur. O yüzden tek tek belirtmeyeyim ama tek idolüm yoktu, çok oyuncudan örnekler aldım diyeyim.
Röportajın tamamını izlemek için tıklayınız.