İtalya Ligi Serie A1 takımlarından Imoco Conegliano forması giyen İsveçli voleybolcu Isabelle Haak, LVF – Serie A’nın Youtube kanalına kulüp ve milli takım kariyeri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Geçmişte Sultanlar Ligi’nde VakıfBank forması giyen 24 yaşındaki pasör çaprazı, röportajda İtalya ve Sultanlar Ligi’ni karşılaştırdı.
“Voleybol oynamaya evimin bahçesinde başladım.”
Voleybol oynamaya nasıl başladın?
“Evde ailemle beraber başladığımı söyleyebilirim. İsveç’te bir evimiz vardı ve bahçesinde de filemiz vardı. Annem ve ben kız kardeşime karşı oynardık. Yaşadığım şehirde benim yaşımdakiler için bir voleybol kulübü yoktu. Kız kardeşim oynuyordu ama ben sadece evimin bahçesinde oynamaya devam ettim. Daha sonra başka bir şehre taşındık, orada benim yaş grubum için voleybol kulübü vardı. Böyle başladım.”
İsveç’te bu kadar üst düzey voleybol oynamak, voleybola başlamak, bir voleybol starı olarak kendini kanıtlamak senin için zor oldu mu?
“Voleybol İsveç’in en popüler sporu değil, bu yüzden bu yolu izlemek benim için kesin değildi. Ama adım adım ilerledim; genç takımlarında başladım ve sonra yıldan yıla daha da ilerledim. Tabii ki İsveç’in en üst ligini İtalya ile kıyaslayamayız ama benim için iyi bir başlangıçtı. Beni uluslararası düzeyde oynamayı düşünebileceğim iyi bir noktaya getirdiğini düşünüyorum.”
2017’de Scandicci ile İtalya’ya geldin. Ardından birkaç yıllığına Türkiye’ye gittin ve sonra İtalya’ya Conegliano ile geri döndün. İtalya Ligi Serie A1 hakkında neler düşünüyorsun?
“İtalya’daki voleybol kariyerim için gerçekten iyi bir başlangıç olduğunu düşünüyorum, çok üst düzey bir lig. Muhteşem seviyede bir voleybol var ve çok fazla şey öğrendim. Maçlarda ne olacağını kestiremiyorsunuz. En alttaki takımlar bile daha güçlü takımlara karşı savaşabiliyor. Bence çok zevkli bir seviyede ve asla ne olacağını bilemiyorsunuz çünkü tahminde bulanamıyorsunuz, oyunda her an bir dengesizlik olabiliyor.”
“İtalya ve Türkiye Ligi’nde üst seviyedeki takımlar çok güçlü.”
Sana göre İtalya Ligi ve Türkiye Ligi arasındaki en büyük farklar neler?
“Bence en büyük fark takımların seviyesinde. Burada en alttaki takımlar daha güçlü takımlara karşı daha mücadeleci maçlar oynayabiliyor. Ama Türkiye’de en üstteki takımlarla en alttaki takımlar arasındaki farkın daha fazla olduğunu söyleyebilirim. Bu da İtalya Ligi’ni belki biraz daha rekabetçi yapıyor ama iki ligin de en üst seviyedeki takımları çok güçlü, üst takımlar açısından benzer olduğunu düşünüyorum.”
“Novara mağlubiyetiyle üzerimizden bir yük kalktı.”
Bu sene Conegliano ile neredeyse her şeyi kazandınız. Şu günlerde takımdaki atmosferi nasıl?
“Finale yükseldiğimiz için çok mutluyuz. Novara’ya karşı aldığımız mağlubiyet sezondaki ilk mağlubiyetimiz oldu. Bence üstümüzden bir yük kalktı, maçı kaybettik ve daha güçlü döndük. Bu tür maçlardan çok fazla şey öğreniyorsunuz. Bu bizi sonraki maç için daha çok motive etti ve hırslandırdı. Ve gerçekten de Novara ile oynadığımız son maçta agresif oynadık. O dönüşümü görmek çok güzeldi, şimdi takım olarak daha çok çalışacağız. Takımdaki hava güzel çünkü finalleri oynayacağız ve ayrıca Şampiyonlar Ligi için de hazırlanıyoruz.”
“Santarelli için oynamak bir onur.”
Başantrenörün Daniele Santarelli hakkında konuşalım. Oyunlarda onu sürekli bağırırken görüyoruz. Santarelli arka tarafta nasıl?
“Gerçekten eğlenceli bir insan, onunla şakalaşmayı çok seviyorum. Çok şarkı söyler, bazen duştayken soyunma odasından sesini duyabilirsiniz. Gerçekten çok komik biri ve çok iyi bir antrenör. Onun için mücadele etmekten gerçekten keyif alıyorum. Takımı nasıl daha iyi çalıştırdığı gerçekten görülüyor, taktiksel açıdan da öyle. Onun için oynamak ve onu koçum olarak görmek gerçekten bir onur.”
Kariyerinde birçok kez MVP seçildin. Sonuncusu Mart ayının MVP’si ödülüydü. Bu noktaya kadarki kariyerin hakkında neler düşünüyorsun?
“Birlikte oynadığım oyuncular ve koçlarım için minnettarım. Edindiğim tecrübeler ve kariyerimde geldiğim nokta için minnettarım. Bunların hepsi beni şu anda olduğum noktaya getirdi. Birlikte oynadığım bütün oyuncular ve yeni koçlarla sürekli gelişiyorum. İlerleyişimi görmek beni mutlu ediyor.”
A takımda İsveç milli formasını giyen en genç oyuncu oldun ve bu süre esnasında İsveç Milli Takımı’nın geliştiğini gördük. İsveç formasını giydiğinde nasıl hissediyorsun? Ayrıca bu sezon takımda yeni bir koç olacak, İtalyan bir koç. Bunun hakkında ne düşünüyorsun?
“İsveç Milli Takımı’nın gelişiminden dolayı çok mutluyum. Uzun yıllar takımı inşa etmeye ve gelecek için geliştirmeye çalıştık. Yıllar geçtikçe yurtdışında oynayan birçok oyuncumuz oldu ve geçen seneden de görebileceğiniz üzere daha da gelişerek bir araya geliyoruz. Geliştik ve herkes daha tecrübeli. Milli takımla kat ettiğimiz bu yoldan dolayı çok mutlu ve onurluyum. Giulio Bregoli ile yolumuza devam etmek için çok heyecanlıyım, onun hakkında güzel şeyler duydum. Milli takımımızın daha da gelişmesi için güzel bir seçim olduğunu düşünüyorum.”
“Gelişebileceğimize inanmayı asla bırakmayacağım.”
Milli takım ile hayalin nedir? Geçen sezon Avrupa Şampiyonası’nda takımınla çok iyi bir performans sergiledin, Avrupa Altın Ligi’ni neredeyse kazandınız.
“Ne kadar ileri gidebileceğimizi bilemiyorum çünkü bir çoğumuz 10 yıldır milli takımda oynuyor ve henüz şimdi nereye gidebileceğimizi kestirebiliyoruz. Avrupa Şampiyonası’nda iki kez yer aldık ve 2026’da bir grup etabına ev sahipliği yapacağımız için üçüncü kez katılacağız, bu da çok güzel. Bu sene Altın Lig’i iyi geçirirsek Dünya Şampiyonası Elemeleri’nde yer alabiliriz, bu da bizim için gerçekten bir hayal. Ama gerçekten çok zor, Altın Lig gerçekten zorlu. Daha sonra Challanger Kupası’nı oynamalıyız. Önümüzde çok fazla adım var ama daha da gelişebileceğimize inanmayı asla bırakmayacağım.”
Röportajın tamamına ulaşmak için tıklayınız.